Meme Kanseri Nomogramlarının Etkinlikleri ve Non-Sentinel Lenf Nodu Metastazı Üzerinde Etkili Faktörler: Kesitsel Bir Çalışma

Meme kanserinde sentinel lenf nodu (SLN) biyopsisi dunya capinda kabul edilmis ve uygulanmakta olan bir yontemdir. Pozitif SLN biyopsisi saptanmis olan hastalarda %50-70 oraninda non-sentinel lenf nodu (NSLN) metastazi saptanmamaktadir ve gereksiz aksiller diseksiyon yapilmaktadir. Memorial Sloan Kettering Kanser Merkezi (MSKKM) ve Stanford nomogramlari NSLN metastazi dusuk riskli olan hasta grubunu tanimlamak icin kullanilan hesaplama yontemlerindendir. NSLN metastazini hesaplamada MSKCM ve Stanford nomogramlarinin ne kadar etkin oldugunu ve bu risk uzerinde hangi faktorlerin etkili oldugunu arastirmaktir. Mayis 2003 ve Haziran 2008 tarihleri arasinda meme kanseri tanisi alan ve SLN biyopsisi yapilan hastalar calismaya retrospektif olarak dahil edildi. Hastalarin klinikopatolojik ozellikleri ve NSLN’de metastaz olup olmadigi kaydedildi. Her bir hastanin NSLN metastaz riski hem MSKKM hem de Stanford nomogrami ile hesaplandi. NSLN’nin metastaz durumu ile elde edilen risk skorlari ve klinikopatolojik veriler istatistiksel yontemler ile kiyaslandi. MSKKM ve Stanford nomogramlari icin hesaplanan egri alti alan (EAA) sirasiyla 0.651 (p=0.004) ve 0.631 (p=0.001) olarak saptandi. Hastalarin ortalama yasi 51.4 (30-85); ortalama tumor capi 2.70 cm (0.7-8.5) idi. Mikrometastaz, makrometastaz ve SLN tutulum orani NSLN metastazi uzerine etkisi istatistiksel olarak anlamliydi. Yas, tumor capi, histolojik tip, grade, lemfatik invazyon, multifokalite ve ostrojen reseptor durumu istatistiksel acidan anlamli degildi. MSKKM ve Stanford nomogramlari NSLN metastaz riskini calismamizda zayif olarak tahmin edebilmistir. Z011 calismasi ile her ne kadar nomogramlarin degeri azalmis gibi gorunse de, etkinlikleri arttirilabilirse, aksiller diseksiyonun lokorejiyonel ya da sistemik hastalik rekurrensinin onlenmesine ne kadar fayda saglayacagi hakkinda hastalara ve hekimlere fikir verebilecektir.